XVII – Roswell’in perde arkası: İlk Mars keşifleri ve Cydonia – 1

0
4998
cydoania mars head 001
cydoania mars head 001

Mars’a gönderilen ilk uzay araçları daha gezegene ulaşır ulaşmaz kullanılamaz hale geldi ve devre dışı kaldı. Ta ki 1976 yılında Viking–1 Dünya’yı şaşkınlık içinde bırakan yüz görüntüsünü içeren Cydonia adı verilen bölgeye inene kadar. Bazıları tarafından pareidolia (cisimlerin yüze benzetildiği göz yanılması) olarak kenara konan Cydonia’da yatan sır neydi?

Mars’ın geçmişi Dünya’ya çok benzerlik gösterdiği için uzay keşfinin her zaman ana hedeflerinden biri oldu. Ancak, 1976 yılına kadar, onlarca ve milyonlarca dolar yatırılan keşif araçları başarısız oldu. İlk olarak Ruslar, Amerika ile olan büyük mücadeleleri içerisinde, 1960 senesinde Kızıl Gezegen’e iki keşif aracı yolladılar. Ancak hiçbir sonuç alamadılar.

Gregory Moleenar, eski bir NASA çalışanı ve Mars’a yapılan keşif projelerini araştıran bilim adamı. Mars’a yönelik ilk keşif girişimleri hakkında şunları diyor: “Rusların iki esrarengiz başarısızlığının ardından, aynı olay ile karşılaşan Amerikalılar kendi aralarında Mars’ta bilerek bu keşif araçlarının önünü kesen bir şeyler olup olmadığı hakkında şakalar yapmaya başladılar. Kasım 1964’te Amerikalılar Mariner 3 ve Mariner 4 keşif araçlarını Mars’a yolladı. Mariner 3 Uzay aracı Mars yüzeyine ulaşmayı başardı, ancak görüntü almak için kamerasını çalıştırmaya çalıştığı anda kamera sistemi bozuldu.

23 gün sonra, 28 Kasım’da fırlatılan Mariner 4 ise Mars’ın yörüngesinden geçebilen ilk uzay aracı olma başarısını gösterdi. Ruslar hiç geri kalmadı ve aynı başarıyı kendileri adına gerçekleştirmek için 30 Kasım günü Zond 2 uzay aracını Mars’a yolladı. Araç başarılı bir şekilde Mars’ın yörüngesine indi ve ilk birkaç dakika sorunsuz bir şekilde görüntü iletmeye başladı. Ancak aniden araç ile tüm görüntü ve bağlantı kesildi. Bu olay o tarihe kadar Mars projelerinde iki ülkenin yaşadığı toplam altıncı başarısızlıktı. Acaba orada Dünya ile iletişimi engelleyen sıra dışı bir durum mu söz konusuydu?

mariner 4 photo mars ile ilgili görsel sonucu
Mariner 4’ün Mars yüzeyinden gönderdiği bir kare. [NASA]

Aradan toplam 10 deneme daha geçti. 5 Ağustos 1973 senesinde Ruslar neredeyse Amerikalıların elde edecekleri başarıyı onlardan önce gerçekleştireceklerdi. Ancak Zond 2’ye olduğu gibi, Kızıl Gezegen’in yörüngesine inen keşif aracının o anda tüm sinyalleri kesildi. Sonunda, 20 Ağustos 1975 tarihinde, Mars’a yollanan Amerikan Viking 1 uzay aracı, uzay araştırmalarına bambaşka bir sayfa açmayı başardı. Viking 1 dünyaya çok sayıda ve inanılmaz görüntüler içeren veri yolladı.

Elde edilen görüntülerde hiç akla gelmeyecek şeyler vardı. Bunlardan en ilgi çekeni şüphesiz gezegenin yüzeyindeki insan suratına benzeyen yapıydı. Mars’ın milyonlarca yıl boyunca maruz kaldığı rüzgar erozyonu ve jeolojik faaliyetler, gezegenin yüzeyinde insan gözünü yanıltacak sayısız yapı oluşturdu. Cydonia bölgesinde yüz, bunlardan biri olabilir. Antik bir uygarlığa işaret edebileceğini öne süren düşünceler ise halen geçerli.

Gregory Moleenar, Viking 1’in başarını şu şekilde yorumluyor: “Bu başarının ardından Amerika Ruslar ile işbirliği yaparak 1988 senesinde Mars’ın uydularından Phobos’a uzay araçları gönderdi. Ancak Phobos 1 bilinmeyen sebeplerden ortalıktan kayboldu.

russia phobos 1 spacecraft ile ilgili görsel sonucu
Phobos 1

Phobos 1 gözlerden kaybolmuştu. Peki ya ondan 5 gün sonra, 12 Temmuz 1988’de fırlatılan Phobos 2 ne ile karşılaştı? UFO Magazine editörü Vicki Cooper-Ecker, “Phobos 2 çok garip bir şeyle karşılaştı ve Ruslar elde ettikleri görüntü ile şaşkına döndü” açıklamasını yaptı. Elde edilen görüntüdeki şey devasa ve oval şekle sahip bir cisimdi. Phobos 2 bu görüntüleri yolladıktan sonra Phobos 1 gibi gözlerden kayboldu (Phobos 2’nin çektiği tüm fotoğraflara bakmak için tıklayın).

Aşağıdaki videoda Phobos 2’nin Mars yüzeyinde çektiği silindir şeklindeki bir gölge yer alıyor (03:44):

https://youtu.be/cF5k6dlAzNI

Cydonia’nın keşfi

5 sene sonra, Eylül 1992’de fırlatılan Amerikan Mars Observer uzay aracı, Mars yörüngesine inmeden üç gün önce kayboldu. Bu kadar uzay aracının Dünya ile iletişimlerini keserek kaybolması sadece teknik hata olarak açıklanabilir miydi? Bunları yapan, görüntülenmek istemeyen bir varlık mıydı? Tüm bunların sebebi, insanlığın görmemesi gereken, çığır açabilecek bir şeyi keşfetmelerine izin verilmemesi miydi?

Tüm bu sırlar ve Mars hakkında bilinmek istenen şeyler 1976 senesinde Viking 1 uzay aracının Dünya’ya gönderdiği görüntüler ile çözülmeye başlandı. Viking 1’in gönderdiği görüntüler analiz edildikçe, Cydonia (Saydoniya) adı verilen bölgede bulunan yapılar büyük şaşkınlık uyandırdı.

Gregory Moleenar: “NASA’nın bu yüze yönelik ilk açıklaması, bunun sadece güneş ışınlarının yaptığı bir kandırmaca olduğuydu. Kimse Mars’ın yüzeyinde devasa bir insan yüzü oyulmuş olacağına inanmamıştı. Böyle bir şeyi kim yapmış olabilirdi? Ayrıca Mars bildiğimiz kadarı ile akıllı canlıları barındırabilecek yaşam koşullarına sahip değildi. Bu yüzden NASA ilk başta bu olasılığı ele almadı. İnsan yüzünü içeren görüntüye ‘Head’ yani kafa ismi verildi.

Ancak iki araştırmacı, Di Pietro ve Moleenar bu görüntüye özel bir ilgi gösterdiler. İkili ilk olarak en basit yöntem olarak resmi büyüttüler ve çözünürlüğü azalan resimde önemli bir şey olmadığını düşündüler. Daha sonra Moleenar ve Di Pietro resmi NASA’nın yaptığından çok daha detaylı gösterecek ve büyütecek olan bir bilgisayar programı geliştirdiler. Görüntüler insan suratını çok net bir şekilde gösteriyordu.

“NASA yaptığı bir açıklamada görüntüyü çeken Viking’in başka bir açıdan aynı bölgenin tekrar çektiği bir görüntüsü olduğunu ve bu görüntüde hiçbir şey olmadığını” savundu. Öne atılan görüntüde yüz yerine dağınık bir kum tepesi görülüyordu.

G. Moleenar: “Daha sonra ben ve Pietro aynı bölgeden başka uydular geçmiş mi diye arşivleri kontrol ettik. NASA ilk başta yok demişti ama biz arşivlerde bulduk (İkisi NASA’da görevliydi ve arşivlere girme yetkileri vardı). Ve bu ikinci görüntülerde ilkinden çok daha belirgin bir şekilde insan yüzü görülüyordu. Hatta gözlerde göz bebekleri, ağızda ise dişler belli oluyordu. Bunu gördüğümüzde çok etkilendik.

İkinci resim Mars üzerindeki bu inanılmaz yapının akıllı varlıklar tarafından yapılabilmiş olabileceğini akla getiriyordu. Ancak bu yapbozun daha başlangıcıydı. NASA, yüzün ilk görüntüsüne 35A72, ikinci ve çok daha detaylı görüntüsüne ise 70A13 kod numaralarını koydu. Bu iki görüntü hakkındaki ilginç detay neydi peki? Sadece insan yüzünü değil, etrafındaki alanı da oldukça geniş bir şekilde gösteriyor, son derecede ilgi uyandıran başka yapılar içeriyorlardı.

Molenaar anlatıyor: “Yüzden belli bir mesafe ötede birkaç tane piramit gözünüze çarpıyor. Bu piramitlerin en ilginç tarafı ise, bizim bildiğimiz, çok standart üçgen şekline sahip olmaları. Piramitlerin her köşesinde, taban kısımda görüldüğü kadarı birer ayaklık-payanda bulunmakta. Ve yakından bakıldığında bu ayaklıklarda piramit şeklinde. Bunlar gerçekten çığır açabilecek bilgiler.

Araştırmacı Richard Hoagland bu konuyu çok yakından inceledi. Hoagland şunları söylüyor: “Araştırma ekibimiz yüzü üç boyutlu bilgisayar programları ile araştırdı. Elde edilen bilgiler ise aslında bu yapının, üç boyutlu tasarlanmış bir oyma heykel olduğunu gösteriyor.

Hoagland’ın Cydonia ile ilgili sunumundan bir kısmı aşağıdaki videoda izleyebilirsiniz:

Söz konusu heykel tam 1500 feet, yani yaklaşık 457 metre yüksekliğinde ve 1 milden uzun. Yani 1,6 kilometreyi geçen bir uzunluğa sahip. Peki bu yapıların doğal olaylardan kaynaklanmaları mümkün mü? Bu bir yana, Cydonia’daki insan ve piramit görüntüleri, insanların aklına dünyamızdaki benzer antik yapıları getirmekte gecikmedi. Yani Sfenks ve Giza Piramitleri…

***

“Edgar Mitchell: Nükleer Savaşı Barışçıl Uzaylılar Önledi”