Çarşamba, Ekim 9, 2024
More

    COVID-19 virüsü hakkında en çok merak edilen 42 soru

    Dünya genelinde 1.6 milyon insana bulaşan ve 100 bine yakın insanın hayatına kaybetmesine neden olan SARS-CoV-2 (Covid-19), yayılma şekli ve neden olduğu enfeksiyonlar ile halen tam olarak anlaşılamamış bir salgın. Bilim insanları ve sağlık uzmanlarının geride kalan üç ay içerisinde elde ettikleri bilgiler kapsamında, halen uzun bir süre başımızdan atamayacağımız Covid-19 hakkında bilinmesi gereken tüm soruları sizler için bir araya getirdik.

    1. SARS-CoV-2 nedir? COVID-19 nedir?

    Şiddetli Akut Solunum Sendromu Koronavirüs-2 (SARS-CoV-2), 2019’daki yeni korona virüsüne verilen addır. COVID-19, virüsle ilişkili hastalığın adıdır. SARS-CoV-2, koronavirüsün daha önce insanlarda tanımlanmamış yeni türüdür.

    2. Koronavirüsü nereden gelmektedir?

    Koronavirüsü, hayvanlarda bulunan ve bazı çeşitlerinin insanları da enfekte ettiği bilinen virüsleri temsil eder. Yarasalar bu virüslerin doğal taşıyıcıları olarak bilinir ancak diğer hayvan türlerini de kaynak olarak gördüğü bilinmektedir. Örneğin, Orta Doğu Solunum Sendromu Koronavirüs (MERS-CoV) develerden insanlara, Şiddetli Akut Solunum Sendromu Koronavirüs-1 (SARS-CoV-1) misk kedilerinden insanlara bulaşmıştır.

    3. SARS veya mevsimlik grip ile bu virüs kıyaslanabilir mi?

    Yeni koronavirüsü 2019’da Çin’de tespit edilmesinden yola çıkılarak genetik olarak SARS-CoV-1 virüsü ile yakından ilişkilidir. SARS’da 2002’nin sonunda Çin’de ortaya çıktı ve sekiz ayda 33 ülkede 8 binden fazla vakaya neden oldu. SARS ile enfekte olan her on kişiden biri öldü.

    10 Nisan 2020 itibariyle, COVID-19 salgını dünya çapında 1.6 milyondan fazla vakaya sebep olmuştur. Bu vakaların 95 binden fazlası hayatını kaybetmiştir. Hem COVID-19’a hem de mevsimsel gribe neden olan virüsler kişiden kişiye bulaşırken ve benzer semptomlara neden olabilirken, iki virüs çok farklıdır ve aynı şekilde davranmazlar.

    ECDC, AB, İngiltere , Norveç, İzlanda ve Lihtenştayn’da her yıl mevsimlik grip enfeksiyonu ile ilişkili nedenlerden dolayı 15.000 ila 75.000 arasında insanın öldüğünü tahmin etmektedir. Bu yaklaşık olarak her bin insandan birinin enfekte olması demektir. Mevsimlik gribin ölüm oranına göre oranın düşük olmasına rağmen birçok insan her yıl bu hastalığa yakalanan çok sayıda insan yüzünden hastalıktan ölmektedir. COVID-19 ile ilgili endişe, gripten farklı olarak, aşısının ve hastalığa özgü bir tedavinin olmamasıdır. Mevsimsel gripten daha bulaşıcı görünmektedir. Ayrıca bu yeni bir virüs olduğundan, kimse önceden bağışıklığa sahip değildir, yani insan popülasyonu potansiyel olarak SARS-CoV-2 enfeksiyonuna karşı daha savunmasız olduğu anlamına gelmektedir.

    4. İletim modu nedir? Nasıl (kolayca) yayılır?

    Hayvanların orijinal kaynak olduğuna inanılırken, virüs şu anda insandan insana da yayılabilmektedir (insandan insana iletim). Şu anda insanlar arasında nasıl kolay yayıldığını belirlemek için yeterince epidemiyolojik bilgi yoktur fakat son zamanlarda ortalama olarak enfekte olmuş bir insanın iki ila üç kişi arasında enfekte edeceği tahmin edilmektedir.

    Virüs esas olarak küçük solunum damlacıkları ( hapşırma, öksürme ) yoluyla veya insanların bir süre yakın etkileşime girmeleri sonucunda (genellikle bir metreden daha az) bulaşıyor gibi görülmektedir. Bu damlacıklar sonradan solunabilir veya başkalarının temas edebileceği, burun, ağız veya gözlerine dokunduklarında enfekte olabileceği yüzeylere inebilir. Virüs farklı yüzeylerde hayatta kalabilir, birkaç saat bakır-karton yüzeyde, birkaç gün plastik ve paslanmaz çelikte yaşayabilir. Bununla birlikte, yaşayabilen virüs miktarı zamanla azalır ve enfeksiyona neden olmak için her zaman yeterli sayıda bulunmayabilir.

    COVID-19’un kuluçka dönemi (yani virüse maruz kaldıktan sonra semptomların başlangıcı arasındaki süre) şu anda 1-14 gün arasında olduğu tahmin edilmektedir.

    Belirtilerin gözükmesinden iki gün önce bile enfekte olmuş bir kişiden bulaşmanın olabileceğini gösteren bazı kanıtlar vardır. Bununla birlikte, semptomatik olmayan kişilerin bulaşma etkisi ile ilgili belirsizlikler devam etmektedir.

    5. Bir kişi ne zaman bulaşıcıdır?

    Bulaşma süreci, belirtiler görülmeden iki gün önceden başlayabilir ancak belirtiler hafif ve çok spesifik olmasa bile insanlar semptomatik dönemde en bulaşıcıdır. Bulaşma süreci ılımlı vakalarda 7-12 gün, şiddetli vakalarda ortamala iki haftaya kadar süreceği tahmin edilmektedir.

    6. COVID-19 enfeksiyonu ne kadar şiddetlidir?

    AB/AEA’dan alınan ön veriler (mevcut verileri olan ülkelerden), teşhis edilen COVID-19 vakalarının yaklaşık %20-30’unun hastaneye kaldırıldığını ve %4’ünün ciddi hastalıklara sahip olduğunu göstermektedir. Hastaneye kaldırılma oranları, 60 yaş ve üstü ve diğer sağlık koşullarının altında olanlar için daha yüksektir.

    Corona, Maske, Enfeksiyon, Virüs, Hastalık, Karantina
    http://pixabay.com

    TIBBİ BİLGİ

    1. COVID-19 enfeksiyonunun belirtileri nelerdir?

    COVID-19 belirtileri ateş, öksürük, boğaz ağrısı, halsizlik, yorgunluk ve kas ağrısı, en şiddetli vakalarda şiddetli zatürree, akut solunum sıkıntısı sendromu, sepsis ve septik şok. Raporlar, hastalığın, genellikle hastalığın ikinci haftasında hızlı bir şekilde ortaya çıkabileceğini göstermektedir.

    Son zamanlarda, anosmi – koku duyusunun kaybı- (ve bazı durumlarda tat duyusunun kaybı) COVID-19’un belirtisi olarak bildirilmiştir. Güney Kore, Çin ve İtalya’dan, SARS-CoV-2 efeksiyonu doğrulanmış bazı hastaların başka belirtilerin bulunmama durumunda anosmi/hipozmi geliştirdiğine dair kanıtlar vardır.

    2. Bazı insanlar diğerlerinden daha fazla risk altında mı?

    70 yaşının üstündeki yaşlı insanlar ve sağlık koşullarının altında (örn. hipertansiyon, diyabet, kan dolaşımı hastalıkları, kronik solunum yolu hastalığı ve kanser) olanların ciddi belirtiler geliştirenlerin riski daha çoktur denilebilir. Bu gruptaki erkekler de kadınlardan biraz daha yüksek risk altında görünmektedir.

    Coronavirus, Virüs, Covid-19, Sağlık, Hastalık
    http://pixabay.com

    3. Çocuklar da enfeksiyon riski altında mıdır ve bulaşmadaki potansiyel rolleri nedir?

    Çocuklar bildirilen COVID-19 vakalarının çok küçük bir kısmını oluştururlar, bildirilen tüm vakaların yaklaşık %1 ‘i 10 yaşın altında ve %4 ‘ü 10-19 yaşındadır. Çocukların yetişkinler gibi enfekte olma olasılığı yüksektir, ancak onlar şiddetli hastalık geliştirmekte yetişkinlerden daha az risk taşımaktadırlar. Asemptomatik veya hafif semptomatik çocukların hastalığı ne ölçüde ilettikleri konusunda hala bazı belirsizlikler bulunmaktadır.

    4. Hamile kadınlarda ve yeni doğum yapanlarda enfeksiyon riski nedir?

    COVID-19 enfeksiyonu sonrası hamile kadınlarda hastalığın ciddiyeti konusunda sınırlı sayıda bilimsel kanıt vardır. Hamile kadınlar benzer klinik belirtiler yaşadıkları ve 25 Mart itibariyle anne ölümleri, gebelik kayıpları olmadığı ve sadece bir ölü doğum bildirildiği görülmektedir. Güncel kanıtlar, hamilelik sırasında COVID-19 enfeksiyonunun fetüs üzerinde olumsuz bir etkisi olduğunu göstermemektedir. Şu anda, COVID-19’un hamilelik sırasında anneden bebeğe bulaştığına dair bir kanıt yoktur ve bugüne kadar teyit edilmiş yeni doğan sadece bir COVID-19 vakası bildirilmiştir.

    ECDC bu konuda ortaya çıkan bilimsel literatürü izlemeye devam edecek ve tüm hamile kadınların, düzenli el yıkama, hasta olan bireylerden uzak durma ve herhangi bir belirtide kişisel izolasyonu dahil olmak üzere COVID-19’un önlenmesi için aynı genel önlemleri takip etmeleri gerektiğini önermektedir.

    http://pixabay.com

    5. COVID-19 hastalığının tedavisi var mı?

    Bu hastalık için spesifik bir tedavi veya aşı yoktur. Sağlık çalışanları çoğunlukla semptomatik bir yaklaşım kullanırlar, yani onlar virüsü hedeflemek yerine belirtileri tedavi ederler ve enfekte olmuş insanlar için oldukça etkili olabilecek destekleyici bakım (örn. oksijen tedavisi, sıvı yönetimi) sağlarlar.

    Durumu kritik olan hastalarda, virüsleri hedef almak için birçok ilaç denenmektedir. Ancak, bunların kullanımı hastalara özel kontrollü çalışmalarda çok dikkatli değerlendirilmelidir. Etkilerini değerlendirmek için birçok klinik deneyler devam etmektedir fakat sonuçlar yeterli değildir.

    Bu yeni bir virüs olduğu için şu anda aşı mevcut değildir. Araştırma grupları ve dünya çapındaki ilaç şirketleri tarafından aşı üzerinde çalışmalar çoktan başlamış olmasına rağmen, aşının test edilmesi ve insanlarda kullanıma hazır hale gelmesi aylar ile bir yıldan fazla sürebilir.

    6. COVID-19 için ne zaman test edilmeliyim?

    Şu anda mevcut test önerileri, yaşadığınız ükede veya bölgede salgının aşamasına bağlıdır. Test yaklaşımları ulusal ve yerel düzeydeki durumlar için adapte olacağı görünüyor. Ulusal makamlar, yalnızca ulusal test etme kapasitesine, test için gerekli ekipmanın bulunmasına, COVID-19’un topluluk bulaşma düzeyine veya diğer kriterlere göre şüphelenilen alt grupların test olacağına karar verebilir.

    Kaynak bilinçli bir yaklaşım olarak, EDCD, ulusal makamların aşağıdaki gruplarda testlere öncelik vermeyi önermektedir:

    ⦁ Şiddetli solunum yolu enfeksiyonu ile hastaneye yatırılan hastalar,
    ⦁ Hafif belirtileri olan sağlık çalışanları,
    ⦁ Hastanede veya uzun süreli bakım tesislerinde akut solunum yolu enfeksiyonu olan vakalar,
    ⦁ Bazı ayakta tedavi kliniklerinde veya hastanelerde akut solunum yolu enfeksiyonu veya grip benzeri hastalığı olan hastalar,
    ⦁ Akciğer hastalığı, kanser, kalp yetmezliği, serebrovasküler hastalık, böbrek hastalığı, karaciğer hastalığı, diyabet ve bağışıklık yetersizliği gibi kronik tıbbi koşulların altında olan yaşlı insanlar.

    Coronavirus, Koronawirus, Virüs, Salgın, Covid-19
    http://pixabay.com

    7. Nereden test alabilirim?

    COVID-19 belirtilerini (ateş, öksürük, nefes almada zorlanma, kas ağrıları veya halsizlik gibi) gösteriyorsanız yerel sağlık hizmetlerinizle iletişime geçmeniz önerilir. Sağlık uzmanınız, COVID-19’a neden olan virüs için bir laboratuvar testine ihtiyaç duyulduğunu düşünüyorsa, sizi testin nerede ve nasıl gerçekleştirilebileceğini takip etme ve tavsiye etme prosedürü konusunda bilgilendirecektir.

    8. Polen alerjisi veya genel alerji olan kişiler COVID-19 iken ciddi hastalık geliştirme riski yüksek midir?

    Nüfusun büyük bir oranı (%15-20’ye kadar) polenle ilgili mevsimlik belirtiler bildirmektedir. Bunlardan en yaygın olanları gözlerin kaşınması, burun tıkanıklığı, burun akıntısı, bazen hırıltılı solunum ve deri kızarmasıdır. Tüm bu belirtiler genellikle bahar nezlesi, polen alerjisi veya alerjik burun nezlesi denir. Alerjik burun nezlesi genellikle çocuklarda ve yetişkinlerde alerjik astım ile ilişkilidir.

    Hafif alerjik astım dahil alerjiler, SARS-CoV-2 enfeksiyonu veya şimdiye kadar mevcut çalışmalarda daha olumsuz bir sonuç için önemli bir risk faktörü olarak tanımlanmamıştır. Öte yandan, hastaların günlük tedaviye ihtiyaç duyduğu orta ila şiddetli astım, ciddi hastalığa yatkın olan kronik akciğer koşullarına dahil edilir.

    Alerji için bakım ilaçları kullanan çocuklar ve yetişkinler (örn. lökotrien inhibitörleri, inhale kortikosteroidler ve / veya bronkodilatörler) doktorları tarafından saptanmış tedavilerine devam etmelerine ihtiyaçları vardır ve COVID-19 korkusuyla ilaçlarını kesmemelidir. Eğer onlar COVID-19 ile uyumlu belirtileri gösterirlerse, kişisel izolasyona ihtiyaçları olacaktır, doktorlarını bilgilendirmeleri ve sağlıklarını herkes gibi izlemeleri gerekir. Eğer kademeli solunum güçlüğü gelişirse, derhal tıbbi destek almalıdır.

    9. Saman nezlesi / polen alerjisine bağlı solunum yolları belirtileri ve COVID-19 enfeksiyonu arasında nasıl ayrım yapabiliriz?

    COVID-19 olan birisinin genellikle hafif, grip benzeri belirtileri vardır (yukarıdaki soru 1’e bakınız), bunlar oldukça yaygındır ve yaygın soğuk algınlığı ile oluşan belirtilerden ve ilkbahar boyunca süren alerjik belirtilerden ayırt edilmesi gerekir.

    Aşağıdaki tablo, bildirilen sıklıklarına göre üç durumun en yaygın görülen belirtilerin bir karşılaştırmasını sunmaktadır.

    Tablo: Soğuk algınlığı, saman nezlesi ve COVID-19 arasındaki yaygın semptomların karşılaştırılması


    Yeni tip korona virüsünün başlıca belirtileri, yüksek ateş, baş ağrısı, kuru öksürük, kas ağrısı ve halsizliktir.

    http://www.ecdc.europa.eu

    10. Polen alerjisi olan insanlar tipik saman nezlesi semptomları gösterirse kendini izole etmeli mi?

    Hayır, polen alerjisi olan kişilerin tipik saman nezlesi belirtilerini diğerlerinden daha fazla göstermeleri durumunda kendilerini izole etmek için bir neden yoktur. Fiziksel uzaklaşma için genel rehberliği izlemeye devam etmeli ve semptomları kötüleşirse, ateş veya ilerleyen güçlükte solunum güçlüğü çekiyorsa tıbbi yardım almalıdırlar.

    ÖNLEME

    1. Nasıl enfekte olmaktan kaçınabilirim?

    Virüs vücudunuza gözler, burun ve/veya ağızdan girer bu yüzden ellerinizi yıkamadan yüzünüzle temastan kaçınmak önemlidir. Elleri sabun ve su ile en az 20 saniye yıkamak veya alkol bazlı solüsyonlar, jeller veya dokularla elleri iyice temizlemek önerilir. Ayrıca, solunum damlacıkları yoluyla enfeksiyon riskini azaltmak için, COVID-19 belirtilerini gösteren insanlardan bir metre veya daha uzak durulması önerilir.

    2. Başkalarına bulaştırmaktan nasıl kaçınabilirim?

    Dirseğinize öksürün veya hapşırın ya da başka bir doku kullanın. Eğer doku kullanırsanız tek bir kullanımdan sonra dikkatlice atın. Ellerinizi su ve sabun ile en az 20 saniye yıkayın. Virüsün solunum damlacıkları yoluyla yayılma riskini azaltmak için insanlardan bir metre veya daha fazla uzak durun. Eğer kendinizi rahatsız hissediyorsanız evde kalın. Eğer herhangi bir COVID-19 belirtisine benzeyen belirti yaşarsanız, derhal doktorunuza danışın.

    Coronavirus, Maske, Virüs, Karantina, Salgın, Hastalık
    http://pixabay.com

    3. Fiziksel uzaklık nedir, neden ve nasıl yapmalıyım?

    Fiziksel mesafelendirme, potansiyel olarak enfekte olmuş insanlar ile sağlıklı insanlar arasındaki ya da yüksek bulaşma oranına sahip nüfus grupları ile bulaşma seviyesi az olan veya hiç olmayan kişiler arasındaki fiziksel teması azaltmayı amaçlamaktadır. Bunun amacı COVID-19’un yayılmasını azaltmak veya kesintiye uğratmaktır.

    ”Fiziksel mesafe” teriminin yaygın olarak kullanımı ”sosyal mesafe” ile aynı anlama geldiğini yani insanların fiziksel olarak ayrı tutmalarının daha doğru olduğunu unutmayın. Fiziksel mesafelendirme önlemleri uzun bir süre boyunca uygulanabilir ve insanların arkadaşlarıyla, aileleriyle ve iş arkadaşlarıyla uzaktan iletişim kurmalarını sağlar. İnternet tabanlı iletişim ve telefon bu nedenle başarılı bir fiziksel mesafe stratejisi sağlamak için anahtar araçlardır.

    Kişisel düzeyde, fiziksel mesafelendirme önlemlerini aşağıdaki yollarla gerçekleştirebilirsiniz:

    Eğer COVID-19 olduğunuzu biliyorsanız veya belirtilerini gösteriyorsanız ya da yüksek riskli gruptaysanız (örn. yaşınız 70 veya daha büyükse, sağlık koşullarının altındaysanız) gönüllü olarak kişisel izolasyonunuzu koruyun.

    AB / AEA ve İngiltere’deki birçok ülke, virüsün daha fazla yayılmasını önlemek için önlemler olarak karantina ve sosyal / fiziksel mesafeyi oluşturmuşlardır.

    Bu önlemler şunları içerebilir:

    ⦁ Tüm eğitim faaliyetlerini ve iş yerlerinin kısmen kapatılması,
    ⦁ Ziyaretçi sayısını sınırlamak ve uzun süreli bakım tesisleri ve hapishaneler gibi kapalı ortam sakinleri arasındaki iletişimi sınırlamak;
    ⦁ Toplantıların iptalleri, yasaklanmaları ve kısıtlanmaları,
    ⦁ Binaların veya yerleşim alanlarının zorunlu karantinası,
    ⦁ İç veya dış sınır kapanmaları,
    ⦁ Tüm bölgeler veya ülkeler için evde kalma kısıtlamaları.

    4. COVID-19 belirtileri gösterirsem ne yapmalıyım?

    Yerel COVID-19 yardım hattını arayın veya bölgenizdeki halk sağlığı yetkililerinin yönergelerini izleyin.

    Coronavirus, Maske, Virüs, Karantina, Salgın, Hastalık
    http://pixabay.com

    5. Yüz maskeleri COVID-19 a karşı korumada etkili midir?

    Eğer enfekte olursanız, cerrahi maske takmak diğer insanlara bulaştırma riskini azaltabilir. Öte yandan, yüz maskelerinin virüse karşı etkili bir şekilde koruyacağı hakkında kesin bir kanıt yoktur. Hatta, yüz maskelerini takarken ellerin ağız ve gözlerle teması arttırması yüzünden enfeksiyon riski arttırıldığı söylenebilir. Maskelerin uygunsuz kullanılması enfeksiyon riskini arttırabilir.

    6. Virüse karşı aşı var mı?

    Halen COVID-19’a neden olan virüs de dahil olmak üzere insan koronavirüslerine karşı aşı yoktur.
    Bu nedenle enfeksiyonu engellemek ve virüsün daha fazla yayılmasına yönelik önlemler almak çok önemlidir.

    7. Bir aşı üretmek ne kadar sürer?

    Aşıların üretilmesi zaman alır. Çeşitli ilaç şirketleri ve araştırma laboratuvarları aşı üzerine çalışmaktadır. Bununla birlikte, herhangi bir aşının yaygın olarak kullanılabilmesi aylar veya yıllar alacaktır. Çünkü güvenlik ve yararlılığını belirlemek için klinik denemelerde kapsamlı testlerden geçmesi gerekir. Bu klinik denemeler düzenleyici onayın önemli bir ölçüsüdür ve genellikle üç aşamada gerçekleştirilir. Birincisi, çok az miktarda dozu sağlıklı gönüllü üzerinde, olumsuz etkileri gözlemlemek için test edilir. İkincisi, yüzlerce insanın, genellikle dünyanın hastalıktan kötü etkilenen bir kısmında, aşıların sahada ne kadar etkili olduğuna bakar. Üçüncüsü de, birkaç bin kişide aynı şeyler denenir.

    8. Bu yıl grip aşısı olsaydım COVID-19’a karşı korunmuş olur muydum?

    Grip ve COVID-19’a karşı olan virüs birbirinden farklı virüslerdir ve mevsimsel grip aşısı COVID-19’a karşı koruma sağlamaz.

    Covid-19, Corona, Korku, Karantina, Maske, Hijyen
    http://pixabay.com

    AB’de COVID-19 ile ilgili mevcut durum nedir?

    1. Şu anda Avrupa’da durum nedir?

    Geçen ay, AB/ AEA’da rapor edilen vaka ve ölümlerin sayısı katlanarak 2000’den az vakadan 350.000’in üzerine çıkmıştır (30 Mart’tan itibaren). Bu süreçte, bütün AB/AEA ülkeleri yeni vakaların artışını bildiriyor; İtalya 90.000’den fazla yeni vakaların olduğunu ve İspanya 75.000’den fazla yeni vakanın olduğunu bildirdi. Bu eğilim devam ederse, Çin ve Kuzey İtalya’da görülen salgının hızlı büyüme oranına dayanarak, çoğu AB/ AEA Üyesi devlette günler ve haftalar içinde ulusal olarak yetersiz olan salgınların gözlenmesi muhtemeldir.

    2. Avrupa COVID-19 için nasıl hazırlanıyor?

    COVID-19 salgının patlak vermesi AB/AEA ve İngiltere’de önemli ölçüde değişti. İtalya ve İspanya gibi ülkelerdeki vakaların hızla artması sağlık sistemleri üzerinde büyük baskı yarattı ve yerel hizmetler için büyük bir zorluk yarattı. AB’deki tüm ülkeler ortaya çıkan duruma yanıt vermiştir. Durum gelişmeye devam ediyor, dersler hala öğreniliyor ve onların yanıtları üzerine hala çalışılıyor.

    3. AB ne yapıyor?

    Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi (ECDC), bu salgının değerlendirilmesi konusunda Avrupa Komisyonu ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ile sürekli bağlantı halindedir. Avrupa Komisyonu ve üye devletlerdeki kamu sağlığı yetkililerini devam eden durum hakkında bilgilendirmek için ECDC günlük güncellemeler yayınlar ve AB vatandaşları için riski sürekli olarak değerlendirir. ECDC ve DSÖ, yanıtlarında ülkeleri desteklemek için teknik rehberlik geliştirir. Avrupa Komisyonu risk yönetimi faaliyetlerinin AB düzeyinde koordinasyonu sağlıyor.

    Avrupa Komisyonu, üye devletlerinin bakanları arasında düzenli olarak koordinasyon toplantıların düzenliyor ve birçok ülkede hissedilen ekipman ve malzeme eksikliklerinin üstesinden gelmek için destek sağlıyor.

    4. AB’de COVID-19 enfeksiyouna yakalanma riski var mıdır?

    Bu salgın hızlıca yayılıyor. ECDC, AB vatandaşları için riski sürekli olarak değerlendirmektedir ve riskin değerlendirmesi de buna göre değişmektedir. Bu yeni bir virüs olduğundan, çoğu insan bu enfeksiyona karşı koruyabilecek bağışıklıkları yoktur.

    Covid-19, Corona, Yalıtım Istasyonu, Doktor, Hastane

    5. AB/AEA’da kaç kişi enfekte oldu?

    COVID-19 dünya çapında hızla yayılmaktadır ve Avrupa’daki vaka sayısı etkilenen birçok alanda üssel olarak artmaktadır.

    6. Bu salgın ne kadar sürecek? Zirveyi ne zaman göreceğiz?

    Zirvenin ne zamana geleceği ve salgının ne zaman süreceği ile ilgili tahminler bu aşamada tamamen şüphelidir. Virüsün doğası ve salgını kontrol etmek için kullanılan önlemlerin etkinliği hakkında daha fazla kanıt ortaya çıktıkça, gelecekte COVID-19 seyrine ilişkin tahminler daha güvenilir hale gelecektir.

    7. Okullar ve gündüz merkezleri kapatılmalı mıdır?

    Bugüne kadar elde ettiğimiz kanıtlar, COVID-19’un çocuklarda, yetişkinlerde olduğu kadar, ciddi hastalıklara neden olmadığını göstermektedir. Bununla birlikte, çocukların başkalarına bulaşmasında ne kadar rol oynadıkları hala belirsiz olsa da yetişkinler kadar kolay enfekte olabilirler.

    Yerel kurumlara bağlı olarak, yerel yetkililer salgının topluluklarda bulaşmasını azaltmak için okulların ve gündüz merkezlerinin geçici olarak kapatılmasına karar verebilir. Bununla birlikte, okulun kapatılmasında göz önünde bulundurulması gereken, çocuklarının okulda değilken bakımını yapmak zorunda kalması nedeniyle, okulun kapatılması sağlık personelinin ve diğer temel hizmetlerin kullanılabilirliği üzerinde bir etkiye sahip olabilir. Ayrıca, büyükanneler ve büyükbabalardan çocuklara bakmaları istenirse, çocuklar arasındaki düşük bulaşmanın faydaları daha savunmasız nüfus grubuna aktarılarak dengelenebilir. Okulun kapatıldığı her yerde, ebeveynlerin ve bakıcıların, örneğin uzaktan çalışma veya sınırlı ofis vardiya programları uygulayan işverenleri tarafından desteklenmesi önemlidir.

    8. Durumum ve ülkemdeki yönergeler hakkında nereden daha fazla bilgi edinebilirim?

    Her AB/AEA ülkesi ve Birleşik Krallık, COVID-19 ve ulusal durum hakkında halka bilgi veren web sitelerine sahiptir. Ortamınıza göre uyarlanmış öneriler almak için ulusal makamlarınıza danışın.

    Maske, Virüs, Taç, Coronavirus, Karantina, Salgın
    http://pixabay.com

    COVID-19 ve SEYEHAT

    1. Avrupa Birliği’ndeki seyahat kısıtlamaları nelerdir?

    Seyahatin COVID-19’dan etkilenmiş bölgelerden etkilenmemiş bölgelere yayılmasını kolaylaştırdığını göstermiştir. Uluslararası endişe verici bir halk sağlığı olayı (PHEIC) sırasındaki seyahat ve ticaret kısıtlamaları Uluslararası Sağlık Tüzüğü (IHR), bölüm III altında düzenlenmiştir.

    16 Mart’ta Avrupa Birliği liderleri, korona virüsünün yayılmasını yavaşlatmak amacıyla üçüncü ülkelerden AB bölgesine zorunlu olmayan seyahatler konusunda 17 Mart 2020’de başlayarak önümüzdeki 30 gün boyunca sınırları kapatarak geçici bir kısıtlama konusunda anlaştılar.
    Buna ek olarak, AB ülkelerinin çoğu, yayılmayı yavaşlatmak için bir önlem olarak ulusal sınırların kapatılması ve/veya sınır kontrolleri ve seyahat – ulaşım sınır kontrolleri ve ulusal sınırları içinde ve farklı bölgeler arasında seyahat ve ulaşım kısıtlamaları veya yasaklarını da uygulamıştır.

    Üye Devletler tarafından uygulanan ve duyurulan hareketlilik önlemleri

    Birçok AB ülkesi vatandaşlarını da eve dönmeleri için teşvik etti (dönüşte 14 günlük karantina önerileriyle) ancak yolcuların COVID-19’un bulaştığı bölgelere zorunlu olmayan seyahatlerden kaçınmasını tavsiye etti.

    1. Seyahat etmem gerekirse ne gibi önlemler almalıyım?

    Gezginler sıkı hijyen önlemlerine uymalı, ellerini sabun ve suyla yıkamalıdır ve/veya alkol bazlı el dezenfektanları düzenli olarak temizlemelidir. Ellerini yıkamadan yüzlerine dokunmaktan kaçınmalıdırlar. Gezginler hasta insanlarla, solunum yolu belirtileri ve ateşi olan kişilerle temastan uzak durmalıdırlar. Yaşlı insanlar ve sağlık koşullarının altında olanlar bu ihtiyati tedbirleri ciddiye almaları gerektiği vurgulanmalıdır. Seyahatleri sırasında herhangi bir belirti geliştiren gezginler kişisel izolasyonu oluşturmalı, geri dönüşten sonraki 14 gün içinde akut solunum yolu semptomları gösterenlere, ilk önce ulusal sağlık çalışanlarına telefon etmeleri, hemen tıbbi yardım almaları tavsiye edilmelidir.

    2. Uçakla seyahat ederken enfeksiyon riski nedir?

    Bir uçağa bulaşma riski göz ardı edilemez ancak şu anda bireysel bir gezgin için düşük olduğu düşünülmektedir. Bir havaalanında enfekte olma riski, birçok insanın toplandığı diğer yerlerle benzerdir. COVID-19 vakasının bir uçakta olduğu tespit edilirse, risk altındaki diğer yolcularla (enfekte olmuş yolcuya ne kadar yakın oturdukları ile tanımladığı gibi) halk sağlığı yetkilileri ile temasa geçecektir. Uçuşunuz hakkında sorularınız varsa, lütfen tavsiye için yerel sağlık yetkililerine başvurun.
    Avrupa Birliği Havacılık Güvenliği Ajansı (EASA), yüksek riskli varış noktalarına hizmet veren her uçuştan sonra uçağın tamamen dezenfekte edilmesi ve temizlenmesi gibi ulusal makamlar tarafından alınması gereken önlemleri önerdi. EASA ayrıca, tüm güzergahlarda çalışan hava yollarının temizlik sıklığını arttırmasını, önleyici bir önlem olarak dezenfekte etmesini ve COVID-19 ile enfekte olduğundan şüphelenilen veya onaylanmış bir yolcu taşıyan herhangi bir uçağın tam dezenfekte edilmesini sağlamasını tavsiye etti. Havaalanı operatörleri de benzer şekilde terminalleri düzenli olarak dezenfekte etmelidir.

    3. Yerel veya topluluk aktarım alanlarından gelen insanlar neden havaalanında COVID-19 için kontrol edilmiyor?

    Havaalanlarındaki insanların cilt sıcaklıklarını okuyarak (giriş taraması olarak bilinir) kontrol etmenin, özellikle insanların belirtileri olmadığında virüsün yayılmasını önlemede çok etkili olmadığına dair kanıtlar vardır. Genel olarak, havaalanına gelenlere varıştan sonra belirtiler gözükürse ne yapmaları gerektiğini açıklayan net bilgiler sağlamak daha yararlı olacaktır.

    Corona, Virüs, Covid-19, El, Durdurmak, Mesafe
    http://pixabay.com

    COVID-19 ve POSTA PAKETLERİ

    1. Posta sistemi üzerinden gönderilen paketlerden COVID-19 almanın riski nedir?

    New England Journal of Medicine (NEJM) tarafından bildirilen yakın tarihli bir çalışma, COVID-19’un (SARS-CoV-2) nedensel ajanının kartonda, deneysel ortamlarda (örn. Kontrollü bağıl nem ve sıcaklık) 24 saate kadar sürebildiğini bildirdi. Ancak uygulamada, enfeksiyonun farklı çevre koşullarına ve sıcaklıklara maruz kalan ambalajlar yoluyla bulaştığına dair bir kanıt yoktur.

    2.Tedarik zincirinde lojistik, kontrol hizmetleri, perakende vb. çalışanları, paketlere dokundukları için COVID-19’u alma riski altında mıdır? Bu tip iş ortamlarında çalışanların enfekte olma riskinin azalması için ne giibi önlemler alınabilir?

    Lojistik, kontrol hizmetleri, perakende vb. olmak üzere tedarik etmekte olan kişiler, paketlerin yönetilmesi sonucunda COVID-19’u alma riski daha yüksek değildir. ECDC, tedarik zincirinde genel halka hitap edenlerin üzerinde herhangi bir özel önem tavsiye etmiyor: sık ve kapsama el yıkama ve alkol bazlı dezenfektan kullanımı, diğer çalışanlardan uzak durulması ve eğer solunum yolu belirtileri gösterirlerse çalışmamak.

    3. Kuryeler paketlere dokunduklarında risk altında mıdır? Bu tip iş ortamında enfekte olma riskini azaltmak için ne gibi önlemler alınabilir?

    Kurye olarak çalışan insanlar, paketleri yönetmenin bir sonucu olarak COVID-19’u alma riski daha yüksek değildir. Evlere paket teslim eden kuryelerin müşterilerden uzak durmaları, alkol bazlı el dezenfektanlarını sık sık ( ve daima bir müşteriyle temastan önce ve sonra) kullanmaları ve solunum yolu belirtileri gösteriyorlarsa çalışmaktan kaçınmaları önerilir.

    Covid-19, Corona, Sosyal Mesafe, Mesafe, Analiz
    http://pixabay.com

    COVID-19 ve YİYECEK

    1. Etkilenen bölgelerden ithal edilen gıda ürünlerinden COVID-19 enfeksiyonu riski nedir?

    COVID-19’un gıda yoluyla bulaştığına dair bir rapor olmamıştır ve bu nedenle geçerli hayvan ve halk sağlığı düzenlemelerine uygun olarak Avrupa Birliği’ne ithal edilen gıda maddelerinin AB vatandaşlarının sağlığı ile ilgili olarak COVID-19 risk oluşturduğuna dair bir kanıt yoktur. Ana iletim şekli kişiden kişiye değişir.

    COVID-19 ve HAYVANLAR

    1. Etkilenen bölgelerden ithal edilen hayvanlardan veya hayvansal ürünlerden COVID-19 enfeksiyonu riski nedir?

    Avrupa Birliği’ne girmek için yetkili hayvan veya hayvansal ürünlerin herhangi birinin COVID-19’un varlığı nedeniyle AB vatandaşlarının sağlığı için risk oluşturduğuna dair bir kanıt yoktur.

    2. AB’deki evcil hayvanlar ve diğer hayvanlarla temastan kaynaklanan COVID-19 enfeksiyonu riski nedir?

    Mevcut araştırma, COVID-19’u orijinal kaynak olarak belirli yarasa türleriyle bağlantılıdır fakat diğer hayvanların katılımını dışlamaz. Çeşitli koronavirüs tipleri hayvanları enfekte edebilir ve enfekte hayvanlar diğer hayvanlara veya insanlara bulaştırabilir. Refakatçi hayvanların (örneğin köpekler veya kediler) insanlar için enfeksiyon riski oluşturduğuna dair bir kanıt yoktur fakat Hong Kong’dan, muhtemelen COVID-19 virüslü sahibi tarafından enfekte olduğuna dair serolojik kanıtlar gösteren bir rapor vardır. Genel bir önlem olarak, hayvanlarla temas ettiğinde temel hijyen prensiplerine uymak her zaman akıllıca olacaktır.

    EN COK OKUNANLAR

    İlgili Makaleler