Domuz kalbi nakledilen babun 195 gün hayatta kaldı

0
4299
babun dijitalx 01
babun dijitalx 01

Organ bağışlarının yetersizliği nedeniyle iki farklı hayvan türü arasında deneysel bir nakil yapan bilim insanları, önemli bir başarı elde etti. Bir domuzun kalbi nakledilen babunun 195 gün hayatta kalmasının ardından, anatomisi insan kalbine yakın olan hayvanların ileride hayat kurtarabileceği düşüncesi doğdu.

Araştırmanın başında yer alan Münih Ludwig Maximilian Üniversitesi’nden Bruno Reichart, ‘organ naklinin mümkün kılındığı takdirde yaşam kalitesini artıran ve ömrü uzatan bir uygulama olduğunu’ söyledi. Reichart ayrıca geçmişteki deneylere kıyasla önemli bir ilerleme sağlandığını not düştü. Geçmişte yapılan deneylerde bir babun kalp naklinin ardından 57 gün hayatta kalmış, bir diğeri de kalbi değiştirilmeden bir domuzun kalbi dolaşım sistemine bağlanmış halde 945 gün yaşamıştı.

Domuz kalbi hayat kurtarabilir mi?

Yapılan en son deneyde genetiği değiştirilmiş domuz kapleri nakledilen babunlara vücudun kalbi kabul etmesi için bağışıklık sistemini bastıran ilaçlar verildi. Kansız bir şekilde iki saat bekletilen kalplerin nakledildiği deney grubundaki ilk babunlar nakilden kısa süre sonra öldü. Araştıramcılar daha sonra kalbin kan sağlayan sistemden ayrı kaldığı süreyi azaltarak mekanik akciğer sistemiyle besin aktarımı sağladı. İkinci gruptaki dört babundan üç tanesi sırasıyla 18, 27 ve 40 gün hayatta kaldı. Ölmelerinin sebebi ise nakledilen kalplerin çok büyümesiydi (domuzlar babunlardan çok daha hızlı büyüyor).

Sonraki aşamada bilim insanları babunların kan basıncını domuzlarınki ile aynı seviyeye indirdi ve temsirolimus ilacı kullanarak kalp büyümesini yavaşlattı. Üçüncü gruptaki beş babundan bir tanesi kan pıhtılaşması nedeniyle öldü. Geride kalan dört tanesi ise sırasıyla 90, 90, 182 ve 195 gün hayatta kaldı. Her biri önceden onaylanmış olarak laboratuvar prosedürüne uygun şekilde ötenazi edildi. Sadece 182 gün yaşayan babun kalp sorunu nedeniyle öldü.

Nature dergisinde yer almayan Maryland Tıp Okulu’ndan Muhammed Mohiuddin, genetiği değiştirilmiş domuz kalbi ile elde edilen başarının çok önemli olduğunu ancak deneyde kullanılan CD40 adlı antibiyotiğin henüz ABD Federal İlaç İdaresi tarafından kabul edilmediğini belirtti. Mohiuddin aynı zananda deneyde kullanılan diğer kimyasalların da incelenmesi gerektiğini ifade etti.

Şu ana kadar haberi okuduysanız, deneyde çok fazla babunun çok ağır bir deneye maruz kaldığını ve sonunda hiçbirinin de hayatta kalmadığını fark etmişsinizdir. Gizmodo’ya yorum yapan bir diğer bilim insanı Carolyn Neuhaus da bu noktaya dikkat çekerek “deneylerin insanların çıkarları için yapıldığını ancak hayvanların fazla acı çekmemesi için gerekli önlemlerin garanti edilmesi gerektiğini” söyledi. Reichart, araştırmanın bir danışma kurulunun onayı ile yapıldığını ve deneylere katılan primatologların kalp nakillerinin ardından hayvanların sorunsuz yaşadığını gözlemlediği ifade etti.

Akla gelen bir diğer soru, gelecekte insan hayatını kurtarmak için kesmek amaçlı değil ama kalp nakli amaçlı domuz çiftliklerinin de kurulup kurulmayacağı. Araştırmacılar, 2000 yılında yayımlanan ve domuz kaplerinin hayat kurtarıcı olduğunu kanıtlayacak şartları içeren raporu doğruladıklarını belirtirken, Neuhaus raporun da güncellendiği söyledi. Ona göre insanların hayatını kurtarmadan önce birçok riskin ortadan kaldırılması gerekiyor.

Halen uzun bir süre alması beklenen domuz kalbi nakli tartışmaları da şüphesiz beraberinde getirecek. Nihayetinde, domuz kalpleri sayısız insanın hayatını da kurtarabilir.