Gerçeğine en yakın ilk biyonik el

0
5864
bionic pa
bionic pa

Londra’da yaşayan 29 yaşındaki Nicky Ashwell, dünyanın en gelişmiş biyonik eline kavuştuktan sonra ilk kez bisiklet sürdü.

Doğuştan sağ eli bulunmayan Nicky Ashwell, Steeper firmasının geliştirdiği biyonik protez ile tüm işlerini kendi başına halledebilmeye başladı.

Sadece bir gofret ağırlığında olan el, gerçeğinden farksız kemik yapısıyla bütünleşen minyatür parçalar sayesinde doğal hareket kabiliyeti sunuyor. Nicky, biyonik eliyle çatal bıçak takımı kullanmaktan cüzdanını açmaya kadar her türlü işlemi rahatlıkla yapabiliyor.

Bir moda sitesinde ürün müdürü olan Nicky, bir yandan cüzdanını taşırken diğer eliyle erkek arkadaşının elini tutmanın çok farklı ve güzel bir his olduğunu söylüyor. Nicky, bisiklet sürmek ve ağırlık kaldırmak gibi çeşitli spor aktiviteleri de yapabiliyor.

Steeper’ın sayfasında yer alan bilgilere göre, ele hafifliğini kazandıran birbirinden bağımsız motorlar, parmakların bükülmesini ve el hareketlerini sağlıyor. Aynı zamanda ağırlığı dengeli bir biçimde yayarak hareketlere doğallık kazandırıyor.

Biyonik el, sahip olduğu 14 farklı tutma-kavrama hareketi sayesinde günlük hayatta yaptığımız tüm işlemleri gerçekleştirebiliyor. Biyonik elin bileği, farklı aktiviteler ve cihaz kullanımı için dört ayrı ayara bile sahip. Ayarlar, elin sahip olduğu özel yazılım üzerinden kullanıcı tarafından yapılıyor.

Otomatik kavrama özelliği sayesinde belli durumlarda kayma ve düşmeyi engelleyen biyonik el, 45 kiloya kadar ağırlık kaldırabiliyor.

[PA]
[PA]

Biyonik protezlerin çağı başlıyor

Nicky, Londra Protez Merkezi’nde biyonik elin özellikle genç kadınlar ve çocuklar için özelleştirilen modelini kullanıyor. Steeper, yetişkinler için de olmak üzere bugüne kadar birçok kişiye biyonik el kazandırmış.

Biyonik kol ve bacaklar, yıllarca geleneksel protezler deneyen hastaların ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayan en iyi çözüm. Biyonik protez alanında karşımıza çıkan benzer bir gelişme Ossur firmasının sunduğu biyonik bacak olmuştu.

Steeper’ın teknoloji direktörü Ted Varley, dışarıdan bakılınca anlaşılması güç teknolojiyi güzel bir şekilde özetliyor: “Gelecekte teknoloji trendi daha karmaşık olacak. Biz ilk önce gerçeğine uygun bir iskelet modeli geliştirdik. Ardından anatomik doğruluğu yerine getirecek karmaşık teknolojiyi iskelete entegre ettik. Diğer miyoelektrik ellerde ise ilk önce el geliştiriliyor ve bu gerçeğe benzerliği azaltıyor.”

Dahası, laboratuvar ortamında geliştirilen yapay kol, ileride tıbbın organik uzuvlar geliştirebileceği yönünde sinyal verdi. Şu an için, yapay organ ve kemik üretebilen 3D yazıcılar ve biyonik uzuvlar dünyayı değiştiren teknolojilerin en önemlileri arasında yer alıyor.