Pazartesi, Aralık 9, 2024
More

    Kuraklıktan kırılan Çin kenti mega boru hattı ile Sibirya’dan su çekmeyi planlıyor

    Çin’in kuzeybatısında yer alan ve yetersiz yağışlar yüzünden gıda üretimi sıkıntıya giren Lanzhou kenti, 21’nci yüzyıla yakışan über bir plan ile sorunun üstesinden gelmeyi planlıyor. Şehir planlamacıları tarafından öne sürülen mega yapı, Sibirya’nın Baykal Gölü’ne kadar uzanması planlanan 1,720 kilometre uzunluğundaki boru hattı. Her ne kadar Rusya’dan izin alınması aşamasında büyük zorluklar çıkaracak bir proje olsa da, mega boru hattı Çin’in orta bölgelerindeki su sıkıntısını ebediyen çözebilir. Öte yandan, giderek ısınan dünyanın ihtiyacı olduğu buzların hızla azalmasına neden olabilir.

    Çin Seddi ve dünyanın en büyük barajı Üç Boğazlar’ın ardından Çin tarihine eklenmesi beklenen yeni mega yapı, Lanzhou Şehir ve Kırsal Planlama ve Tasarım Enstitüsü tarafından öne sürüldü. Plan, Baykal Gölü’nün güney ucu ile Çin’in kuraklıktan kırılan Gansu bölgesini birleştirmeyi içeriyor. Baykal Gölü, hacim bakımından dünyanın mevcut olarak en büyük temiz su deposu konumunda. İçilebilir donmuş su rezervinin yüzde 20’si, Baykal’da yatıyor. Tibet Platosu ve Gobi Çölü arasında yer alan Hexi Koridoru’ndan geçmesi planlanan boru hattı, inşa edilirse Moğolistan üzerinden Çin ve Rusya’yı bağlayan dikey bir çizgiyi temsil edecek.

    “Ahmaklık”

    Lanzhou yetkilileri, geçtiğimiz yıl Gansu bölgesine sadece 380mm yağış düştüğünü ve mega yapının kendileri için nihai çözüm olacağını belirtti. ‘Şehir Planlaması Vizyonu 2030’ adlı raporda, boru hattının Gansu bölgesindeki şehirleşmeyi ve iş olanaklarını artıracağı, kuzeybatı Çin’deki ekonomik büyümenin hızlanacağı belirtildi. Raporda, Çin’in karşı karşıya olduğu su sıkıntılarının da altı çizildi. Dünya nüfusunun yüzde 20’sine ev sahipliği yapan ülke, temiz su rezervlerinin sadece yüzde 7’sine sahip. Çin’in eski su işleri bakanı 2005 yılında yaptığı uyarı niteliğindeki açıklamada, Lanzhou dahil Çin’in kuzeybatısındaki şehirlerin 2020 yılına kadar susuz kalacağını belirmişti.

    Her kadar yerel mühendisler için tünelin ucundaki ışık olsa da, Lanzhou planı eleştirilerle karşı karşıya. Küresel alanda uyandıracağı tepkilerin öncesinde, mega yapının gerçekliği eleştiren çok sayıda Çinli mühendis bulunuyor. Eleştiriler sırasıyla planın uygulanabilirliği, boru hattının doğuracağı anormal maliyet, işbirliği yapılacak ülkelerde gerekli olan koordinasyon ve yerel yasamalara yönelik.

    Siberian Times gazetesine konuşan Rus çevreci ve ekonomist Viktor Danilov, ‘detaylı hesaplamalar yapılmadan Rusya’dan Çin’e su taşımayı planlamanın ahmaklık olduğunu’ söyledi. Danilov, boru hattının anormal bir maliyete geleceğini ve 1,720 kilometreden su taşımanın çok pahalı olacağını belirterek, projeye girişilmemesi gerektiğini savundu.

    İşin tuhaf tarafı, benzer bir projeyi geçtiğimiz yıl Rusya’nın öne sürmüş olması. Rus tarım bakanlığı tarafından ortaya atılan fikir, Kazakistan ile Çin’in Sincan bölgesi arasında bir boru hattı inşa edilmesini öngörüyordu. Rusya, bu projenin ‘Rus planlarına tamamen uyulması halinde yapılabileceği’ şartını koymayı da unutmamıştı. Kısaca söz konusu su olunca akla pek yatmayan planlar öne sürülebiliyor ve çıkarlar korunduğu sürece planların arkasında da duruluyor.

    Tabloya bakınca petrol ve doğalgaz kaynaklarının yanı sıra Sibirya sayesinde bol temiz su rezervlerine de sahip olan Rusya’nın ileride bu kozunu da ileri sürebileceğini düşünebiliriz. Guardian’a konuşan Tomsk State Üniversitesi’nden Stepan Svartsev, “Su, tıpkı petrol, doğalgaz, altın gibi bir kaynak ve nihayetinde satmaya başlayacağız… Ülkemiz çok büyük rezervlere sahip ve bir kısmı satılabilir” ifadesini kullandı.

    Baykal Gölü.

    Okyanuslardaki tuz oranını azaltmamız gerekiyor

    Rusya’nın gelecekte giderek iç karartıcı olmaya başlayacak distopya için planları olduğunu açıkça görebiliyoruz. Tüm bunların yanında, halen sağduyulu olabilenler için bu tür mega projelerin çevresel etkilerini de düşünmemiz gerekiyor. Söz konusu boru hattı, kapladığı alan boyunca çevresel etkileri denetleyecek sistemlerin kurulmasını gerektiriyor. Ayrıca, Baykal Gölü’nün üzerindeki etkilerin de düzenli takip edilmesi gerekiyor. Göl, en az 1,200 hayvan ve 600 bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Çin gibi deli gibi suya ihtiyacı olan bir ülkenin Baykal’ı eritirken doğayı düşüneceğini sanmak gerçekten saflık olur.

    Üç Boğazlar Barajı.

    Dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta, Baykal Gölü’nün zaten belli sorunlarla karşı karşıya olduğu. Göl fazlasından kurtulmak için bolca suya sahip değil. Dahası, Çin’in su çekmeyi planladığı güney kısımları yosunların istilası altında ve içilmesi güvenli değil. Gölün su rezervleri azaldığı için yerel halk çoktan su kullanımını azaltması için uyarılmış durumda. Artan atmosfer sıcaklığı da göldeki yosun miktarının her geçen artmasına neden oluyor.

    ABD, kuraklık sıkıntısı her yıl artan California ve Nevada için ileride Rusya’dan su satın almak zorunda kalabilir mi? Su sıkıntısı dünyanın birçok bölgesi için büyük bir sorun haline gelecek ve savaş çıkmaması için tek bir çözüm var. Teknololoji, yenilebilir enerjiler, katı atık dönüşümü gibi alanlarda büyük atılımlar yapan Çin, mega boru hattı için ayıracağı parayı havadan su üretmenin yolunu keşfetmek için harcasa nasıl olur?

    Bilim insanları, su sorununun karşılanabilmesi için en ideal çözümü Dünya’nın sahip olduğu suyun yüzde 97’sini barıdıran okyanuslarda görüyor. Eğer yenilenebilir enerji ile 2030’a kadar fosil yakıtlardan bağımsız hale gelir ve atmosferin ısınmasını azaltabilirsek, okyanuslardaki tuzluluğu ortadan kaldıran bitkilerin artması için büyük bir iş başarabiliriz. Zamanla okyanus sularının içilebilir hale gelmesi, insanlığın (Dünya’daki) ömrünü uzatabilir.

    EN COK OKUNANLAR

    İlgili Makaleler