“Facebook, Spotify ve Netflix’e kullanıcıların özel mesajlarına erişim izni verdi”

0
3668

Skandallar ve siber saldırılar ile anılan bir kurum haline gelen Facebook, paraya tapan imajını hakkında çıkan yeni bir haber ile tekrar doğrulamış görünüyor. Facebook’tan sızdırılan ve sosyal ağın Apple, Amazon, Microsoft, Spotify ve Netflix ile yaptığı anlaşmaları içeren belgeler, kullanıcılara ait özel mesajların ticari ürün haline getirildiğini gösteriyor.

Gabriel J.X. Dance, Michael LaForgia ve Nicholas Confessore tarafından sunulan haber, Facebook’a ait belgeleri yanı sıra geçmişte sosyal ağda çalışmış 50 kişi ile yapılan röportajlara dayanıyor. Elde edilen bilgiler, Facebook’un her ne kadar kullanıcı sözleşmesi ve yasalar tarafından korunuyor olsa da özel mesajlara erişim hakkı verdiğini gösteriyor. Facebook aynı zamanda, 2011 yılında ABD Federal Ticaret Komisyonu ile yapılan ve kullanıcıların özel izni olmadan veri paylaşmayı engelleyen anlaşmayı da ihlal etmiş durumda.

NYT haberinde bahsedilen belgeler sadece yukarıda adı geçen firmaları değil, 150’den fazla kurumu kapsıyor. Bunlar arasında teknoloji şirketleri, e-perakende sayfaları ve eğlence platformları gibi birçok iş alanından firma bulunuyor. Kayıtlara göre, firmaların kendi ticari çıkarları için Facebook’tan talep ettiği veri miktarı, aylık yüz milyonlarca kullanıcının özel mesajlarını içeriyor. Ortaya çıkan bilgilerin en endişe verici tarafı, 2010’da başlayan birçok yasadışı anlaşmanın halen devam etmesi.

Facebook’un yakın geçmişte Times ve Wall Street Journal tarafından da öne çıkarılan anlaşmaları, kullanıcıların tamamen habersiz olduğu “veri paylaşım işbirliği” olarak adlandırılabilir. İçeriğinde ise şu maddeler yer alıyor:

  • Facebook kullanıcıları paylaşım seçeneğini kapatmış olsa bile bağlantı ve takvim bilgilerini Apple ile paylaşmak (anlaşmanın geçerliliği halen devam ediyor). Apple, Times’a yaptığı açıklamada “kullanıcı verilerine özel erişimi bulunduklarından habersiz olduklarını ve bahsi geçen verilerin asla kullanıcı telefonundan alınamayacağını” belirtmişti.
  • Amazon’a Facebook kullanıcılarının isimlerini ve bağlantı bilgilerini vermek (bu anlaşmanın sona erdiği belirtiliyor). Amazon, yaptığı açıklamada söz konusu verilerin nasıl kullanıldığı hakkında detay vermemiş ama “uygun olarak değerlendirildiğini” ifade etmişti. Gizmodo yazarlarından Kashmir Hill, Twitter’dan yaptığı paylaşımda Amazon’un Facebook’tan aldığı “özel bilgileri” yolsuzluk ile mücadele için kullanmış olabileceğini belirtmişti.
  • Microsoft’un arama motoru Bing’e Facebook kullanıcılarının isimleri ve arkadaş listesindeki diğer kişilerin bilgilerini vermek. Microsoft, bu bilgileri sildiğini açıklamıştı. Facebook ise sadece “kamuya” açık olarak belirlenen verilerin Microsoft’a sunulduğunu savunmuştu.
  • Spotify, Netflix ve Kanada Kraliyet Bankası’na Facebook kullanıcılarının özel mesajlarını okuma imkanı sunmak.

Hisse sahipleri Mark Zuckerberg’i CEO koltuğundan indirmek istiyor

Facebook’un üç anlaşma türü

Times haberinde, Facebook’un üç tür iş ortaklığından bahsediliyor. İlkini temsil eden “entegrasyonlar”, Facebook’un Blackberry gibi OEM’ler (orijinal elektronik üreticisi) için geliştirdiği uygulamaları temsil ediyor. Telefonlarda kullanılan işletim sistemleri ile entegre oldukları için OEM’ler ile geniş kapsamlı veri transferi gerçekleştiriyorlar. Bu konu 2018’de haberlere konu olsa da birçok kullanıcı bilgilerini telefon üreticisi ile paylaştığını düşünerek konunun derinliğini fark etmedi.

Bing ile yapılan anlaşmayı da içeren ikinci tür, bugün rafa kaldırılmış olan “anında kişiselleştirme” programı olarak adlandırılıyor. 2010’da hayata geçirilen ortaklık Facebook kullanıcılarını standart bir girdi haline getirmişti. Facebook’un iş ortakları sosyal ağ kullanıcılarının bilgilerini kendi hizmetlerini geliştirmek için kullanabiliyordu. Örneğin Yelp, sayfayı ziyaret eden kullanıcılara hangi Facebook arkadaşlarının önceden giriş yaptığını gösteriyordu.

Fazlasıyla tepki çeken program 2014’te sonlandırıldı. Ancak Times haberine göre Bing ayrıcalıklı olarak 2017’ye kadar kullanıcı bilgilerine erişmeye devam etti. Adı açıklanmayan diğer iki firmanın da bu yaza kadar erişime devam ettiği belirtildi. Bir yandan, erişilen tüm bilgiler kamuya açık bilgileri temsil ediyor. Öte yandan, Facebook’un verilere erişimi mümkün kılması ABD Başkanlık Seçimi sonrasında patlak veren Cambridge Analytica skandalına uzanan bir süreci de beraberinde getirdi. Cambridge Analytica, Facebook’tan aldığı verileri sildiğini öne sürmüş olmasına rağmen bu verilerin seçim sürecinde seçmenleri manipüle etmek için kullanıldığı anlaşıldı.

Üçüncü anlaşma türü, Facebook’un geride kalan yıllarda firmalarla tek seferlik yaptığı en endişe verici ortaklığı temsil ediyor. Spotify, Netflix ve Kanada Kraliyet Bankası gibi ‘müşterilerle’ yapılan anlaşmada, Facebook kullanıcılara ait mesajlara erişim izni verildi. Messenger uygulamasının öncesinde hazırlanan ve 2010’da hayata geçirilen bir API (uygulama program arayüzü) ile iş ortakları mesaj yazma imkanına eriştir. Örneğin Spotify, sohbet pencerelerine girerek arkadaşlarınıza parça önerileri yapma imkanına sahipti. Times haberinde bu tür bir işleme dair net bir örnek sunulmadı.

Times haberinde, Yahoo ve Yandex’in yıllar önce sona ermiş olması gerekirken Facebook kullanıcılarının bilgilerine erişmeye devam ettikleri belirtildi. Yıllardır süren gizlilik ihlallerinin ortaya çıktığı günlerde yaşanan en ilginç olaylardan biri Facebook pazarlama müdürü Carolyn Everson’un “gizlilik temelimizdedir” demesi ve New York City Bryant Park’ta kullanıcıların sorularını yanıtlamak için bir stand kurulması.

Maalesef bu tür yüzeysel hamleler basına destekleyici haberler yaptırmak için para ödemek kadar sahte kalıyor. Facebook’un geride kalan 10 yıl içinde veri paylaşımı için kendi hizmet şartlarını ve yasaları çiğneyerek yaptığı 150 anlaşma tamamen gözler önüne serilirse, gelen soruların altından kalkabilecekler mi?

Times’ın kapsamlı haberinin ardından Facebook bir açıklama yaparak “kullanıcı güvenini kazanmak için daha fazlasını yapmaları gerektiğini” ifade etti. Gizlilik ve kamu politikası sorumlusu Steve Satterfield, “geçmişte yapılan anlaşmaların kendileri tarafından sunulmayan cihaz ve platformlarda Facebook’un kullanılmasını sağlamayı amaçladığını ve iş ortaklarının sunduğu spesifik Facebook içeriklerinin bağımsız sebepler için bilginin kullanılmasına izin vermediğini” belirtti.

10 yıllık arşivler ortaya saçıldığında bunu kanıtlamak mümkün olur muydu? Belki bir gün daha detaylı incelene şansı buluruz. Ancak en sıradan mobil uygulamaların bile kullanıcı verilerinden kar elde etmeye odaklandığı günümüzde Facebook’un masum olduğunu düşünmek aşırı saflık olur.