İklim değişikliğini tartışmakla meşgulken Artik’in yarısından fazlası yok oldu

0
3666
arktik buz NASA iklim djx 01
arktik buz NASA iklim djx 01

Bir zamanlar kalın ve dayanıklı bir buz örtüsünden oluşan Kuzey Buz Denizi, en son verilere göre son derece ince ve hassas bir yapı halini almış durumda. Meteoroloji uyduları ve denizaltı sonar verilerini bir araya getiren NASA, Arktik’teki buzun %70’nin mevsimsel olduğunu ortaya çıkardı. Yani, Arktik’in yarısından fazlası bir seneden kısa sürede ortaya çıkıp tekrar eriyor.

Araştırmada, her ne kadar genç deniz buzunun daha hızlı oluştuğu belirtilse de, mevsimsel buzun genişliği fark etmeksizin ekisi kadar dayanıklı ve kalın olmadığı belirtildi. Bilim insanları Arktik buzunun rüzgar ve hava şartlarına daha dayanıksız hale geldiğini ve yazın artan sıcaklık işe çok daha hızlı eriyeceğini ifade etti.

Araştırmada yer alan NASA Jet İtki Laboratuvarı’ndan (JPL) Ron Kwok, “Arktik’teki buz kalınlığı ve genişliği artık mevsimsel buzun büyümesi, erimesi ve bozulması ile yer değiştirmiş durumda” dedi.

Ortaya çıkan tablonun en kötü tarafı, her erime sezonunda Arktik’te yüzen buz kütlelerinin kalitesi giderek düşüyor. En az iki yıl kendini koruyan çok yıllı buz tabakası hava şartlarına direnç gösterirken, mevsimsel buzun kalınlığı iki metreyi geçmiyor ve yazın hızla erimeye başlıyor.

Kuzey Buz Denizi’ndeki buz seviyesi rekor düzeyde geriledi

Eriyecek pek bir şey kalmadı

Mevsimsel buzlarda tuz oranı da azalmış durumda. İlk Arktik kaşifleri buzu içmek için eritmek zorundayken, artık buz kendiliğinden eriyor. Uydular ile yaşanan değişimler çok daha net bir şekilde gözlemlenebiliyor. Araştırmaya göre 1958’den bu yana Arktik buzu kalınlığının üçte ikisini yitirdi. Eski, dirençli buzun yaklaşık 2 milyon kilometrekarelik buz yok olmuş durumda.

Kwok, eski buz örtüsünün büyük bir kısmının eridiğini ve artık “rekor derecede erime” görülmeyecek noktaya geldiklerini belirtti. Öyle ki, Arktik’te en düşük buz oranı rekoru 2012’den beri kırılmadı. Kwok, “O kadar çok kalın buz kaybettik ki, kalınlıkta yaşanacak değişiklikler yeni buz türünden dolayı daha yavaş olacak” dedi.

Yavaşlama derken, bu tablonun iyiye gideceği anlamına gelmiyor. İklim değişikliğinin önüne geçilmemesi ve hava akımlarındaki bozukluklar giderek incelen buz örtüsünün zayıflamasını sürdürecek.

Düzensiz rüzgarlar ile parçalanan buz kütleleri kıyılara vurup orada birikirken, ortaya çıkan düzensizlik Arktik’teki ekosistemi de sarmış durumda. NASA Goddard Uzay Uçuş Merkezi’nden Melinda Webster, “ince buz ve güneyden gelen sıcak rüzgarların erimeyi daha da tetiklediğini” belirtti. Sonuç olarak:

“Güneş ışınlarına maruz kalan su denizin daha da ısınmasına neden oluyor. Bu da deniz buzunun yeniden büyüme gücünü kısıtlıyor. Dahası, fok ve kutup ayısı gibi canlılar yaşamları için mühim olan kalın buzun ortadan kalkması ile büyük tehdit altına giriyor.”

Kısaca, hiçbir şey iyiye gitmiyor. Mucize yaratmaya yönelik hayali projeler de kimseye ümit vermiyor.

Bilim insanları 100 milyon su pompası ile Kuzey Buz Denizi’ni yeniden dondurmak istiyor