Elon Musk haberlerin doğruluğunu değerlendirecek web sayfası kuracak

0
3789
muskk 053
muskk 053

Elon Musk ile ABD basını arasında Tesla’nın Q1 raporunun açıklandığı 2 Mayıs öncesinden başlayan gerginlik dün yeni bir boyuta ulaştı. Tesla’nın 700 milyon doların üzerinde net kayıp açıkladığı raporun ardından Musk’ın benimsediği strateji eleştiri almaya başlamıştı. Tesla hisselerinin düşmesiyle devam eden eleştirilerin üzerine bir Tesla sürücüsünün yaralandığı kaza haberi de eklenince, Musk tavrını sertleştirmişti.

Musk, 14 Mayıs’ta Washington Post’un paylaştığı haberin ardından, “Yaklaşık 40,000 kişinin öldüğü kazalar haber olmazken kırık bir bilekle sonuçlanan Tesla kazasının anasayfada yer alması çok saçma” ifadesini kullanmıştı.

Musk, dün akşam yaptığı paylaşımlarda medyaya karşı çok net bir tavır koydu. İlk tweet’inde “büyük medya firmalarının ikiyüzlülüğü, doğruyu söylediklerini savunmalarına rağmen yalanı ballandırmaları ve bu yüzden kimse onlara inanmıyor” oldu.

The Verge ulaşım muhabiri Andre J. Hawkins, Musk’ın tweet’ine yorum yaparak, “Musk haberler hakkında gerçek dışı sızlanarak medyayı kızdırmaya çalışan bir Trump figürüne dönüşme sürecine devam ediyor… Umarım bu senin için işe yarar dostum!” ifadesini kullandı. Hawkins’e cevabı gecikmeyen Musk’ın tavrı açık ve sert oldu: “Bunu söylemenizi bekliyordum. Ne zaman birisi medyayı eleştirse medya ‘Trump gibi davranıyorsun!’ diye feryat ediyor. Onun en başından neden seçildiğini sanıyorsunuz? Çünkü artık size kimse inanmıyor. Güvenilirliğinizi uzun süre önce kaybettiniz.”

Musk bu ifadesi ile Trump’ın başkanlığa geldiği günden bu yana ABD kamuoyunda dönen “sahte haberler” tartışmasında tarafları ikiye bölen kırmızı çizginin hangi tarafında olduğunu da açıkça göstermiş oldu.

Gazetecilerin ve haberlerin değerlendirileceği açık platform

Musk, art ardına paylaştığı tweet’lerde gazeteciliğin modern günümüzde içinde bulunduğu duruma kısaca değinerek sürekli gündemde olan birisinin gözünden kendi çözünümünü önerdi: Halka açık bir değerlendirme platformu.

Gazetecilerin maksimum tıklama alabilmek için baskı altında olduğunu ve istenilen reklam gelirine ulaşılmazsa kovulduklarını belirten Musk, gazeteciliğin ana prensiplerinden sapmasına neden olan “clickbait” haberciliğinin neden olduğu yozlaşma ile otomobil sektörünü karşılaştırdı.

“Tesla reklam vermiyor, ancak benzin ve dizel kullanan araç üreticileri dünyanın en büyük reklam verenleri.”

Musk’ın yukarıdaki sözünü şu şekilde özetleyebiliriz: “Gazeteler para kazanabilmek için clickbait haberciliği yapıyor. Fosil yakıt kullanan otomobil üreticileri de gelirlerini artırmak için reklama para döküyor. Tesla ise yeşil enerjiyi öne çıkarıyor ve bunu yaparken reklam kullanmıyor. Ancak sürekli eleştiri alıyor ve medyanın yakın takibinden kurtulmuyor…” Bu düşüncelerin sebepleri ayrı bir tartışma konusu tabii ki.

[@elonmusk/Instagram]

Açık platform fikrine takipçilerden büyük destek

Sıkıldıkça firma kurmasıyla bildiğimiz Musk (bugünlerde bir şeker firması açma planları yapıyor), medyaya olan öfkesini yeni bir projeyle kusmaya devam etti. Musk, “halkın haberlerin gerçekliğini değerlendirebileceği, aynı zamanda gazeteci, editör ve yayımları puanlayabileceğini bir web sayfası açacağını” söyledi. İsim olarak da aklından Pravda’nın (aynı zamanda Rusya’da köklü bir gazetenin ismi) geçtiğini söyledi.

Musk, “basının güvenilirliğini derecelendirecek, aynı zamanda propoganda botnet’lerini tespit edecek” web sayfası fikrini ankete de açtı. Bir gün sürecek anketin bitimine 10 saat kala, oy kullanan 476 binin üzerindeki Twitter kullanıcısının %87’si fikri desteklediklerini belirtti.

Musk, “basında yer alıyorsanız ve Pravda’nın var olmasını istemiyorsanız, bir makale yazın ve okuyucularınızın aleyhine oy vermesini söyleyin” ifadesini kullandı (nerden geldiği belli olmayan tokadının ardından yeterince dürüst bir yaklaşım olmadı tabii ki). Ardından “hadi medya yapabilirsin” diyerek meydan okumaktan çekinmedi.

Musk, içindeki zehri boşalttıktan sonra “Bir süredir bu kadar iyi hissetmemiştim… Umarım sizler de iyi hissediyorsunuzdur” ifadesini kullandı.

Ne kadar mantıklı?

Takipçilerden gelen ilk yorumlar, “halkın aslında gerçeği fazla umursamadığı” yönünde oldu (kesinlikle doğru). Musk ise “gerçekleri önemseyen yeterince insan olduğunu, halktan yana inancının güçlü olduğunu” söyledi.

Musk, ismini “You’re Right!” (Haklısın) olarak belirlemeyi düşündüğü medya derecelendirme sayfasının “bot geçirmeyeceğini, aynı zamanda botnet operatörlerini de tespit edeceğini” belirtti.

Musk’ın fikrinden geri döneceğini sanmak güç. Hayata geçireceği platformun nasıl bir etkisi olacağını bilmek de şu an çok zor. Büyük bir karmaşaya neden olabileceği gibi bir ihtimal haberlerin daha ölçülü ve daha az tarafsız değerlendirileceği bir platform da karşımıza çıkabilir. Nasıl olursa olsun, popüler kültürün en önemli ikonlarından biriyle medya arasında çok net bir çizgi çekilmiş durumda. İki ayrı tarafta durarak nasıl bir orta nokta bulacakları ise soru işaretleri doğuruyor.

Bu öfke neden?

Musk ortaya koyduğu tavırda ne kadar haklı derseniz bu tartışılır. Ancak tamamen haklı olmadığı kesin. Çünkü basının üzerine geldiğini düşünmesi basına reklam parası ödemediğinden veya bir kaç medya firması satın almadığı ile bağlantılı değil. Sebebi kendini pazarlamasını çok iyi bilen hırslı bir işadamı olmasından kaynaklanıyor.

Musk her zaman kendini gündemde tutmayı ve markalarını tanıtmayı çok iyi başarıyor. SpaceX’in herkes tarafından takdir edilen bir uzay-havacılık firması haline geldi. SpaceX ile neredeyse aynı yaştaki Tesla ise halen iflas riski ile yaşıyor. Bu Tesla başarısız bir firma demek değil ancak Musk’ın aşırı hırsı ve bugüne dek fazlasıyla geciken vaatleri firmanın kapasitesini aşıyor. Mayıs başında sunulan Q1 raporunun öncesinde başlayan süreç de, Tesla’nın kaçınılmaz olarak medyanın ilgi odağına dönüşmesine neden oldu.

Musk’ın yine Twitter’da açıkladığı verilere göre firma iki yıl önce tanıttığı Model 3’ten yarım milyona yakın ön sipariş almış. Bu otomobiller için önden yapılan ödeme, Tesla’nın ana gelirini temsil ediyor. Ancak tek bir fabrikası olan Tesla siparişleri yetiştirmekte çok zorlanıyor. Geçmişte birçok modelin siparişleri geciktikten sonra, Musk’ın Model 3’te de aynı sorunu yaşaması büyük bir prestij kaybı olacaktı. Bunu bildiği için Nisan sonunda fabrikada sabahlamaya başladı. Haftalık üretim Mayıs’ta 5.000’e fırladı. Ancak maksimum üretim kapasitesi de yetersizdi.

Tesla Model 3, tanıtıldığı gün 130 binin üzerinde ön sipariş almıştı.

Kayış ne zaman koptu?

Aslında bunun için tarihi 4 Mayıs olarak verebiliriz. Musk, Q1 raporu hakkında gazeteci ve analistlerle düzenlenen telekonferansta iki soruyu “ahmakça ve sıkıcı” olduğu için cevaplamadı. Bu tavrı gerilimi artırırken medyaya olan tahammülsüzlüğünün de giderek arttığını gösteriyordu. Telekonferansın ardından attığı tweet’lerde, “Haftalık 5.000 maksimum üretim kapasitesi ile ancak iki yılda siparişleri tamamlayabileceklerini” söyledi.

Yani, 2016’da ön sipariş veren birisi Tesla Model 3’ünü 2020’de alacaktı ve otomobilin teknik aksanı ve iç tasarımını istediği gibi düzenleyebileceği bile kesin değildi…

Musk’ın bu yönünü herkes biliyor. İleri teknoloji geliştiren birisi olarak ne denli zorluklar ile boğuştuğunu analiz etmeye gerek yok. Ancak kendi hırsı gerçekliği göz ardı etmeyi çok iyi biliyor. Falcon Heavy ateşlemesinin gerçekleştiği Şubat 2018’e kadar dört kez ertelenmesi gibi. Mars yörüngesine 2020’de gönderilmesi planlanan Red Dragon görevinin iptal edilmesi bir diğer örnek. Uzay-havacılık veya otomotiv olsun, Musk bazen çok yüksekten uçuyor ve sonrasında gerçekler canını sıkabiliyor. Tesla Model 3, kendisi için bir eşik değeriydi. Öfkesi, belli konularda haklı olduğu medya tartışmasına kaydı. Sonucunda, medya derecelendirmesi platformunun ne gibi faydaları veya olumsuzlukları olacak göreceğiz.